Sultanın Askeri

Sultanın Askeri Yazdır
 

Saraybosna’ya 60 km mesafedeki Zenica yakınlarındaki Dolnivakuf'a (Aşağıvakıf) bağlı Prusac'ta, Alperenler'den Ayvazdede'nin türbesinin bulunduğu yerde gerçekleştirilen, Ayvazdede Şenlikleri'ne iştirak etmek üzere Bosna'dayız. Şenliğin yapıldığı meydanda kurulan çadırlarda, BM Barış Gücü'nde görevli askerler, hava çok sıcak olduğu için kola ve meşrubat dağıtıyorlardı. Barış Gücü bünyesindeki Türk Askerleri, Mehmetçiğimiz de pet şişe su dağıtıyordu. Ak sakallı 80'lik bir Bosnalı, 2 şişe suyu, evlât basar gibi basmış bağrına, herkesten sakınır gibi uzaklaşıyordu çadırdan. Yanımdaki Boşnakça bilen genç vasıtasıyla sordum:

- Çok susadım, elindeki sulardan birini ikram etmez mi?

Bosnalı nûr yüzlü ihtiyarın yüzündeki tebessüm, birden dondu, hatları gerginleşti. Sakalı titriyordu. Genç kardeşimize hitaben, heyecanla birkaç söz söyledi. Merakla hatta sabırsızlıkla rica ettim:

- Lütfen hemen ve aynen tercüme eder misin?..

İşte Bosnalı Aksakal'ın iliklerimizi titreten cevabı:

Misafirimiz canımı istesin seve seve ikram edeyim. Ama bu suyu bana Sultan'ın askeri verdi. Ben Elhamdülillah Türk'üm, Sultan'ın mübârek askerinin suyunu evdekilere götürmem lâzım. Onların da bu sudan içmesi lâzım. Onun için kusuruma bakmasın, bu sudan veremem... Bekleyin, şuracıktan başka su alıp getireyim elceğizimle!..”

İşte görüldüğü gibi Türk, aradan asırlar geçmesine rağmen, Rumeli'deki çileli yadigârlarımızın gözünde ve gönlünde hâlâ Sultan, Türk Askeri de Sultan Askeri!..

Bugün 10 ziyaretçi (97 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol